İlk, orta ve lise eğitiminizi Gaziantep’te tamamladınız. Daha sonra Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Mimarlık bölümünü başarıyla bitirdiniz. Yurt içinde ve dışında birçok başarılı projeye imza attınız. Bunun dışında girişimci bir iş insanı ve sivil toplumliderisiniz. Kariyer planlamanızı nasıl böylesine başarılı bir şekilde kurguladınız? Nasıl bir kaanat lideri oldunuz?
Eğitim hayatım sonrasında sanatsal yaratıcılık yönümü, daha eylemsel ve anında düşünme yeteneği ile birleştirerek turizm sektörüne girdim. Kariyer yolculuğuma otel işletmeciliğini de ekleyerek; turizm faaliyetinde kendi kurduğum şirketle inşaat ve taahhüt alanında birçok ilde sektörün önde gelen isimlerinden birisi oldum.
Bütün bunların yanı sıra sivil toplumculuk yanımı da ihmal etmedim. “Bu ülkeyi eğitmek ve kalkındırmak bizlerin ellerinde” diyerek uzun bir yola çıktım. Kadınların ve çocukların eğitimi için sayısız yardım projesine imza attım. Batı’dan birçok eğitimci, doktor ve avukat arkadaşım ile Doğu’ya giderek kadınlara ve çocuklara; kişisel gelişim, sağlık, ilkyardım gibi birçok alanda eğitim desteğinde bulundum. Küçük bir parantez içinde şunu da belirmek isterim: “Sonradan lider olunmaz, lider doğulur. Lider olduğunuz için de yaptığınız her işin en iyisi olursunuz. Başarı da sizin peşinize takılır.”
Birçok sosyal sorumluluk projesine imza attınız. Sivil toplumculuk kavramının duayenlerinden biri olan bir kanaat önderisiniz aynı zamanda… Bize biraz da kurucusu olduğunuz Emel Uslu Atik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Vakfından bahsedebilir misiniz? Bir vakıf açma fikri nasıl oluştu?
Mesleğimi sürdürürken, gönül bağı kurduğum çocuklar ve kadınlarla olan diyaloglarım zaman içinde kapsamlı projelere dönüştü. Sivil toplumculuğun; insanlara ulaşmakta en önemli köprü olduğunu fark ettim ve bu yönü hayatımda hiçbir zaman ihmal etmedim. O günlerde kurduğum duygusal temeller; bugün vakfımızın altyapısını oluşturdu. Uzun yıllardır planlamadan, tamamen duygusal ve gönülden kurulan bu bağ bizi zaman içinde bir aileye dönüştürdü. Biz artık kocaman bir EUA ailesiyiz. Emel Uslu Atik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Vakfı olarak “Bu ülkeyi kalkındırmak ve eğitmek bizlerin ellerinde” diyerek çıktığım bu yolda, çığ gibi büyüyerek birçok kadın ve çocuğa destek olmaya çalıştık ve çalışacağız. Atatürk ilkelerini kendime rehber edinmiş bir Cumhuriyet Kadın’ı olarak bu yolda dinlenmeden yürüyeceğime söz verdim. Sözümü de hep tuttum…
Emel Uslu Atik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Vakfının faaliyet alanları nelerdir? Bu çalışmaların sizin sevgi depolarınıza katkısı ne kadar oluyor?
Vakfımızı kurarken amacım insana dokunmak, insanların hayatında kalıcı iyilikler bırakmak, iyilik hareketleri başlatıcısı olmaktı. İyilik de sevgi gibi bulaşıcıdır. Ne kadar çok iyilik yaparsanız, o kadar çok yayılır. Benim için her işi sevgiyle yapmak çok önemli. Sevgi deposu tam dolunca yapılacak işler de bir anda kolaylaşıp güzelleşiyor. Vakfımızın çalışmaları; insana yapılan yatırımın sevgiyle birleştiğinde ortaya çıkaracağı gücü ortaya koymaktadır. Gönül gözüyle, sürdürülebilir planlamaları olan, gücünü insan sevgisinden alan projeler geleceğin güçlü Türkiye’sini oluşturacaktır. Sivil toplumculuk, adanmışlık ve özveri ister. Biz de bu adanmışlık ve özveriyle çalışıyoruz. Sevgiyle ve kalben yapılan her proje başarıya ulaşır. Başarıya ulaşan her proje, bu yüzden benim de sevgi depolarımı tıka basa dolduruyor
Vakfınızda gerçekleştirmeyi planladığınız projelerin öncelikli gündemi nedir?
Projelerimizin kalbini; yine insan oluşturuyor. İnsana fayda sağlayan, insan hayatına dokunan her konu projelerimize yön vermektedir. Kâh bir eğitimle, kâh bir yardımla, kâh bir okul tadilatıyla, kâh bir ele sıcak bir dokunuşla vakfımızı hayata dair her konuda her zaman yanı başınızda göreceksiniz.
STK’ların en önemli kanaat liderlerinden biri olarak şimdiye kadar hayata geçirdiğiniz projelerden de söz eder misiniz?
Doğu’da yaşayıp daha önce hiç Anıtkabir’i ziyaret etmemiş, kendi yaşadığı çevreden dışarıya çıkmamış çocukları; gruplar hâlinde Ankara’ya getirerek, onlara Anıtkabir’i ve Ankara müzelerini gezdirdim. Bilgi ve kültürlerini arttırmak adına projeler hazırlayarak bu projeleri hayata geçirdim. Kadına şiddet konusunda birçok projeye imza attım. Kadına şiddet, toplum olarak kanayan yaralarımızdan biri olduğu için en çok vurguladığım konulardan birisidir. En son Ankara’da on bir tane sivil toplum kuruluşuyla birlikte “Euasosyal” olarak “Kadına Şiddete Şut” sloganıyla kadın ve erkek futbol turnuvası düzenledim. Bu turnuvanın sonunda da bir gala gecesi düzenleyerek Naz Arıcı, Halil Mutlu, Havva Elmalı gibi birçok millî sporcumuza ödül vererek bu turnuvanın taçlandırılmasını sağladım. Ankara Kalkınma Ajansı ile birlikte “Kadınların Potansiyelleri” adındaki projemizde elliye yakın kadına; altı ay boyunca kendi otellerimde eğitimci arkadaşlarım tarafından çeşitli eğitimler verdirerek onların iş hayatına hazırlanmasını sağladım.
Otizimli çocuklar için birçok proje gerçekleştirdim, otizmli çocuklara destek olmak amacıyla yine geceler ve kermesler düzenleyip gelirlerini okullarına bağışladım. Sivil Toplum Kuruluşlarıyla iş birliği içerisinde yaşlılarla ilgili birçok proje gerçekleştirdim. Huzurevlerini sıklıkla ziyaret ederek, onların kendilerini iyi hissetmeleri adına pek çok projenin öncülüğünü yaptım. Doğu’daki çocuklarımız için eğitim ve yardım projeleri hazırladım ve bunları hayata geçirdim. Eğitmen, doktor, avukat, öğretmen, diş hekimi gibi sektöründe öncü olan arkadaşlarımla Doğu’ya giderek, oradaki kadın ve çocuklara yönelik eğitimler düzenledim. Eğitim desteği için gittiğim projelerde, yapacağım yardımları “Eğitim Ödülü” diyerek; bölgedeki kadın ve çocuklara takdim ettim. Doğu’da okuyan üniversite öğrencisi genç kızlarımızı Ankara’da misafir ederek onları iş hayatına hazırlamak amacıyla çeşitli eğitimler aldırdım. Doğu’daki kadınların ihtiyaçlarına göre projeler belirleyip bu projeler doğrultusunda kadınlara çeşitli eğitimler verdirdim. Kendi fabrikamızda belli bir bölüme ayırdım, kadınlara dikiş makinesi aldım; kendi üretimlerini yapıp çocuklarını okutmaları konusunda onlara destek verdim. Yine Diyarbakır’da ihtiyacı olan, eşinden ayrılmış kadınlara kendi gelirlerini sağlamaları için ortamlar yarattım. Şehit aileleri için kendi otellerimde gelirlerini onlara aktardığımız geceler, kermesler düzenlediğim birtakım projelere imza attım. “Bu ülkeyi eğitmek ve kalkındırmak bizlerin ellerinde” sloganıyla çıktığımız bu yolda Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Midyat, Kızıltepe gibi bölgelerde köy köy gezerek; köy okullarının ihtiyaçları doğrultusunda hem eğitim desteği hem de mont, ayakkabı, okul araç gereçleri yardımlarında bulundum. Covid-19 süresince birçok öğrenciye bilgisayar ve tablet desteğinde bulundum, ayrıca okul araç gereç ve malzemeleri ile destek verdim.
Köy okullarına sayısız kütüphane yaptırdım. Atatürk büstü olmayan ilkokullarımıza; Atatürk büstü yaptırdım. TÜKD – Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği ile otelimde geceler düzenleyip gelirlerini bursiyer kızlarımıza aktardım.
Yine üretken kadınlarımızın satış yapabileceği bir kermes düzenleyip gelirlerin kısmını TÜKD bursiyer kızlarımıza aktarmak için organizasyonlar ve projeler yaptım. Sayısız kız öğrenciye, hem kendim burs vererek hem yakın çevremden burs desteği aldırarak okumalarını sağladım, onları yurt dışına eğitimlere gönderdim. Yine Covid-19 sürecinde ihtiyacı olan eğitimci arkadaşlara bilgisayar ve tablet temininde bulundum. “Emel Uslu Atik – Euasosyal” üzerinden bana ulaşan her öğrenciye ve her kadına el uzatmaya çalışarak destek vermeye çalıştım. Ankara’da ve Batı’da bazı okulları Doğu’daki okullarla buluşturup kardeş okul olmalarını sağladım, birbirlerine destek vermelerine aracı oldum.
Batı ve Doğu’daki iş kadınlarını kendi otelimde buluşturarak iş kadınlarına ticaretlerini geliştirme ortamları yarattım. Depremlerde birçok kez yardım kuruluşlarıyla organize olarak deprem bölgelerine kısa sürede yardımlar götürdüm.
Bütün bu yoğunluğun içinde ailenize ve çocuklarınıza olan düşkünlüğünüz herkes tarafından biliniyor. Bu tempoda onlara nasıl vakit ayırıyorsunuz?
Evet. Ailem, çocuklarım benim kırmızı çizgimdir. Aslında ailem ve çocuklarımdan kalan zamanda diğer işlerimi planlıyorum. Önceliğim; her zaman ailemdir. Onlardan aldığım sevgi ve güçle daha çok çalışıyorum. Sevgili eşime ve çocuklarıma bana destekleri için minnettarım.
Topluma olan katkılarınız herkes tarafından taktir ediliyor. Bu anlamda da rol modelsiniz. Gençler ve çocuklar sizin onlara tuttuğunuz ışıkla daha kolay yol alacaklar. Son olarak, Emel Uslu Atik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Vakfı’na destek olmak isteyen kişiler size nasıl ulaşabilir ve vakfınıza nasıl destek olabilir?
Teşekkür ederim. Daha önce de belirttiğim gibi sivil toplumculuk adanmışlık ve özveri ister. Sevgiyle, özveriyle, gönülden yapılan her çalışma doğru mesajla yerine ulaşacaktır. Gençlere bu anlamda rol model olmaktan mutluluk duyuyorum. Vakfımız da toplumla insanımız arasında bir köprü olma yolunda kararlı adımlarla ve projelerle sivil toplumculuğun lideri olmaktan gurur duymaktadır. Bu yolda bize katkı sağlayacak herkese kapımız ve gönlümüz sonuna kadar açıktır. Bize katkı sağlamak isteyen herkes vakfımızın sosyal hesaplarından ve internet sitesinden bize ulaşabilir. Ne demiş Ulu Önderimiz: “Eğitim, kültür ve bilgi aydınlığa açılan en geniş penceredir.